Zafer, “Zafer benimdir” diyebilenindir. Başarı ise “Başaracağım” diye başlayarak sonunda “Başardım” diyebilenindir.
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
Aziz Türk Milleti bundan tam 102 yıl önce, Kocatepe’den başlattığı ve tarihin seyrini değiştiren muazzam taarruzla muhteşem bir zafere imza atmıştır. Tarihin en büyük meydan savaşlarından birisine sahne olan Dumlupınar, aynı zamanda Türk milletinin bir Ağustos sıcağındaki dirilişine sahne olmuş, aynı zamanda uzun savaşlar dönemine de son nokta konulmuştur.
26 Ağustos 1922’de başlayan Büyük Taarruz, 30 Ağustos 1922’de kutlu bir zafer olarak zirveye çıkmış, bu kapsamda bağımsızlığımıza vurulan prangalar sökülüp atılırken Cumhuriyetimizin kuruluşu da müjdelenmiştir.
Bu tarihe kadar yaklaşık 200 yıl geri çekilen Türk milleti, Büyük Taarruzla birlikte esareti ve yabancı postalları asla kabullenmeyeceğini tüm dünyaya ispat ve ilan etmiştir.
Geçmişi kahramanlıklarla dolu olan milletimiz için Ağustos ayı, zaferlerin yaşandığı bir zamana da işaret etmektedir.
Şehit olma pahasına esaret prangalarını parçalayarak, gelecek nesillerin hür ve bağımsız yaşamasını sağlayan ecdadımızın fedakârlıkları, hiçbir dünyevi nimetle kıyaslanmayacak kadar önemli ve değerlidir.
Bin yıllık kardeşliğimizin bozulmasına, milli birlik ve dayanışma ahlakımızın zedelenmesine hiç kimse umut bağlamamalıdır. Zira; 30 Ağustos milli iradenin köpürerek taşması, dahası geçmiş ile gelecek arasına kurulan zafer köprüsüdür.
Fitne ve fesat unsurları düşmanlar dün kazanamadı, Rabbimizin izniyle bugün de yarın da kazanamayacaktır. Dünden aldığımız ilhamla, bu toprakları hangi şartlarda, nasıl kazandığımızın bilincinde olduğumuz sürece bize her gün Zafer Bayramı olacaktır.
Türk milletinin birliği, vatanımızın bağımsızlığı yolunda çok önemli bir rolü olan Başkomutanlık Meydan Muharebesi Zaferi’nin 102. yıldönümünü kutluyor; bizlere bağımsızlığımızı armağan eden başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kurucu kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.
Ruhları şâd olsun.