Chp Milletvekili Durmaz Partisi Adına TBMM’ye Önergeyi Sosyal Medya Hesabından Yayınladı

featured

Bugün #DünyaÇocukHaklarıGünü
Çocukların korunması, eğitim, sağlık, beslenme gibi temel haklardan yoksun bırakılmaması ve çocuk işçiliğin önlenmesi için acil ve kapsamlı bir eylem planı oluşturmaya ihtiyaç var…
Bu konuda TBMM’ye sunduğumuz önergemizi paylaşıyorum…

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

4857 sayılı İş Kanunun 71. Maddesi Çalıştırma yaşı ve çocukları çalıştırma yasağı başlığı altında çocuk işçiliği sınırlandırmıştır. İlgili kanun düzenlemesinin yönetmelikle belirlenen esaslarına göre; “Çocuk ve genç işçiler, okula devam edenlerin okula devamları ile okuldaki başarılarına engel olmayacak, meslek seçimi için yapılacak hazırlıklara ya da yetkili makamlar tarafından yeterliliği kabul edilen mesleki eğitime katılmasına engel olmayacak işlerde çalıştırılabilirler. İşverenler çocuk ve genç işçilerin tecrübe eksikliği, mevcut veya muhtemel riskler konularında bilgisizlik veya tamamen gelişmiş olmamalarına bağlı olarak gelişmelerini, sağlık ve güvenliklerini tehlikeye sokabilecek herhangi bir riske karşı korunmalarını temin edeceklerdir.” şeklinde kabul edilmiştir.
Ekonomi ve istihdamdaki daralma ailelerin yoksulluğunu daha da büyütmekte, geçimini sağlamak zorunda kalan ailelerde okul çağındaki çocuklarda çocuk işçilik daha da yaygın hale gelmektedir. Bunun yanı sıra kayıt dışı alanda süren ekonomik etkinlikler, çalışma hukukunun dar kapsamı ve yetersiz denetim, ucuz işgücü olarak kadın ve çocukların bu alanda adeta tüketilmesine neden olmaktadır.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 32. Maddesi, ILO 1999 tarihli ve 182 No’lu En Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Eylem Sözleşmesi ve 1973 tarihli 138 No’lu Asgari Yaş Sözleşmesi, her çocuğun ekonomik sömürüden ve çocuğun eğitimini engellemesi ve sağlığına zarar vermesi muhtemel işlerden korunma hakkını tanımıştır.
Çocukların korunması, ağır ve zarar verici işlerde çalıştırılmaması, eğitim hakkından yoksun bırakılmaması ve çocuk işçiliğin önlenmesi için acil ve kapsamlı bir eylem planı oluşturmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Ülkemizdeki çocuk işgücüne yönelik istatistikler ne yazık ki gerçeği tam anlamıyla yansıtmamaktadır.
TÜİK’in ‘Çocuk İşgücü Araştırması’na göre, Türkiye’de 5-17 yaş grubunda çalışan çocuk sayısı 720 bini aşmıştır. Çocuk işçilerin %78’i ise kayıt dışı çalışmaktadır. Yine, MEB’in 2022 yılı istatistiklerine baktığımızda okul kaydı olamayan 1.200.892 çocuk, bunun yanında hiç kaydı olmayan, açıkta olan ve mesleki eğitim merkezlerine yönlendirilen 3 milyon 339 bin 309 çocuk bulunuyor. Bu sadece resmi rakamların yansımasıdır, kayıt dışı çalışanları ve meslek eğitiminde, stajyer ve çırak olarak çalışanları hesaba kattığımızda tablonun daha da karardığı görülmektedir. Çocuklar artan yoksulluk ve denetimsizlik sonucu eğitimden, güvenli ve sağlıklı yaşama hakkından koparılarak ve iş gücüne katılmaya adeta zorlanmaktadır.
Türkiye, Birleşmiş Milletler ’in ve ILO’nun da aralarında bulunduğu örgütlerin, temel haklarla ilgili birçok sözleşmesini imzalamıştır. Türkiye’nin çocuk çalıştırılmasına karşı yükümlülükleri, ILO’nun temel sözleşmelerinden olan 138 sayılı (İstihdamda Yaşa İlişkin Sözleşme) ve 182 sayılı (Kötü Şartlardaki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Önlemler Sözleşmesi) sözleşmelerle belirlenmiştir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1. maddesine göre 18 yaşının altındaki her birey çocuktur. Tüm bu sözleşmeler ve çıkarılan kanunların yaşam bulması çocuk işçilikle etkin mücadele için çok önemlidir.
Çocuk işçiliğini önlemek için sadece yasalar da yetmez yasaların uygulanıp, uygulanmadığını denetlemek, kayıt dışı çalışmayla mücadele etmek, çalışma yaşamında örgütlenmenin önündeki tüm engelleri kaldırmak gerekmektedir.
Bu nedenle ekonomik kriz sürecinde artan işsizlik ve yoksulluk koşulları, ülkemizdeki denetimsiz göç dalgasını göz önünde bulundurarak, çocuk emeği sömürüsünün giderilmesi, bu alanda denetimlerin arttırılması ve çocuk işçiliğini önleyecek yasal çerçevenin daha net belirlenmesi ve çocuk işçilik yaşının uluslararası standartlarda belirlenmesi elzemdir.
Yukarıda belirttiğim tüm hususlar doğrultusunda; Türkiye’de kayıt dışı ve kayıtlı çocuk çalışanlarının sayılarının tespiti, çocuk işçiliğin boyutları, çalışan çocukların yaşam standartları, çalışma koşulları, iş güvenliği, çocuk olmalarına karşın bakmakla yükümlü oldukları kişiler, aldıkları maaş, açlık sınırı ve yoksulluk sınırı altında yaşayan çocuklar ve çıraklık – stajyer adı altında çalışan çocukların durumu, eğitimden kopmuş çocukların tespiti, incelenerek, çocukların yaşam koşullarının gelişmiş ülkelerin standartlarına kavuşturabilmek ve çocuk emek sömürüsüne son vermek için hangi çalışmaların yapılması gerektiği, nerelerde eksikliğin olduğu ve önümüzdeki dönem TBMM’nin bu konuda yürütmesi gereken faaliyetlerin ortaya çıkarılması ve çözüm önerilerinin tespit edilmesi amacıyla Anayasa’nın 98, TBMM’nin 104 ve 105. Maddeleri gereğince meclis araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.

 

Kadim Durmaz
Tokat Milletvekili

0
tebrikler
Tebrikler
0
k_t_
Kötü
0
m_kemmel
Mükemmel
0
_zg_n
Üzgün
0
acayip
Acayip
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
Chp Milletvekili Durmaz Partisi Adına TBMM’ye Önergeyi Sosyal Medya Hesabından Yayınladı

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

60 nerenin plakası Tokat Haberleri