Kürt kökenli vatandaşlarıma, kardeşlerime ve hemşerilerime selam, sevgi ve saygılarımla. Geçmişimizde sağcılar ve solcular, ABD ve AB’ye karşı çıktılar. Kürt siyasetçileri ise maalesef emperyalist sevicisi olmuşlardır. Türk-Kürt kardeşliğini bırakarak, ABD’nin üvey evladı değil, uşağı olmayı tercih ediyorlar. Kürt kökenli siyasetçiler, Türkiye’yi Afganistan mı yapmak istiyorsunuz? Türk milletini vatansız mı bırakmak istiyorsunuz? Neden? Suriye ve Irak’ta yaşayan Kürtlere kimlik ve mülk edinme hakkı verilmemiştir. Türkiye’de ise;ATATÜRK, “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.” demiştir. Yani Kürt, Çerkez, Laz, Gürcü, Romen ve diğer tüm etnik grupları Türk milleti olarak kabul etmiş ve onlara ülkedeki tüm hakları vermiştir. Eşit vatandaşlık imkânı sağlamış, ayrıştırma ve ötekileştirmeyi reddetmiştir. Her etnik kökenden olanlar, Türkiye’nin her köşesinde seçilme hakkına sahip olmuştur. Karadeniz’de, Ege’de, Akdeniz’de Kürt, Çerkez, Laz, Gürcü kökenli vatandaşlarımızın belediye başkanı seçildiğini görmekteyiz. TÜRK DEVLETİNDE Başbakan ve Cumhurbaşkanı dahi seçilmişlerdir. Vali, rektör ve general gibi üst görevlere ayrım yapılmadan atandılar.Halen CB yardımcısı kürt kökenli. Seçilenlerin sadece kendi etnik grubunun oylarıyla kazanması mümkün değildir. Bu da, Türk milleti olduğumuzun kanıtıdır. Karadenizli, Marmaralı, Egeli bir vatandaş, Diyarbakır, Mardin, Van belediye başkanı seçilebilir mi; çöp işçisi dahi almazlar. Ayrım yapan Türk Devleti değil, Türk milleti değil, PKK’dır. Çünkü Anadolu’nun her yerinde Kürtlerle aynı köyde, aynı mahallede, aynı apartmanda yaşıyoruz ve akrabalığımız, kardeşliğimiz devam edecektir. Kürt siyasetçileri ve PKK’nın buna gücü yetmeyecektir. Hz.Ali(r.a) “Bana Bir Harf Öğretenin 40 Yıl Kölesi Olurum” Fakat PKK, bölge çocuklarını okutmaya giden öğretmenleri şehit etti. İnancımızda yoldaki taşı kaldırmak sadaka ve sevapken, PKK, yol yapmaya giden mühendisi, dozeri, kepçeyi ve kamyonu yaktı. Su ve toprak, Allah’ın bölge için verdiği en önemli nimet ve berekettir. Bölgedeki vatandaşımızın çoluğunu, çocuğunu beslemesi, büyütmesi ve zengin olması için baraj, su kanalı yapan müteahhitleri şehit ettiler. Türk Devletinin bölge halkına hizmetini PKK’nın engellediğine dair yüzlerce örnek sayabiliriz. Acaba Kürt aydınlar, kürt siyasetçiler, bunları neden ifade etmiyorlar.! Çünkü onlarda PKK’nın esiri tutsağı olmuşlar. DEM Partisi ABD ve İsrail ile işbirliği ile PKK terör örgütünün sözcülüğünü yapmaktadır. Bugünlerde, iktidar tarafından daha önce denenen ikinci çözüm açılım süreci başlamıştır. Birinci açılımın provasında 793 şehidimiz var. Uzuvlarını kaybeden ağır yaralı gazilerimiz var. Bölgedeki Kürt vatandaşlarımızın kayıpları ve huzursuzlukları söz konusudur. Sorun, ABD ve İsrail destekli PKK terör sorunudur. ABD, vatanımızı bölerek iç savaş çıkarmak istemektedir. ABD ve PKK’nın oyunlarına gelmemeliyiz. PKK’nın Kürtlere verebileceği hiçbir şey yok. Türk devletinin anayasası, 85 milyona eşit vatandaşlık hakkı tanımaktadır. Atatürk, bu günleri görerek şu uyarıyı yapmıştır: “İktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”
Benzer Haberler
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.