Tokat, kent adının kökeni konusunda birçok farklı rivayet bulunan eski bir yerleşimdir. Farklı tarihçiler ve araştırmacılar, şehrin isminin farklı nedenlerden kaynaklandığını öne sürmüşlerdir.
Bir teoriye göre, Tokat’ın adı, Togayıt Türkleri tarafından kurulduğu ve şehrin isminin bu topluluğa dayandığı düşünülmüştür.
Diğer bir görüşe göre ise, Ali Cevat ve İ. Hakkı Uzunçarşılı gibi bazı tarihçiler, şehir adının “Tok-kat” yani “surlu şehir” özelliğinden geldiğini savunmuşlardır.
Bir başka görüş ise, şehrin adının “Tok-at” yani “besili at” anlamına geldiğidir.
Tarihsel kayıtlarda, şehrin adı çeşitli dönemlerde farklı şekillerde geçmiştir. Komana Pontika, Pontus Galatikus, Pontus Polemonniakus, Evdoxia, Dokia gibi isimlerle anılmıştır. Pers, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde farklı hakimiyetlere girmiştir.
Tokat’ın tarih öncesi çağlarda da yerleşim olduğu bilinmektedir. Kalkolitik ve Tunç Çağları’nda Tokat çevresinde yerleşimlerin bulunduğunu gösteren arkeolojik buluntular vardır.
Daha sonra Hititler, Frigler, Kimmerler, İskitler, Medler, Persler ve Makedonlar gibi çeşitli medeniyetler Tokat’a hâkim olmuştur.
M.Ö. 301 ile M.S. 66 yılları arasında ise, Pontus Krallığı’nın hâkimiyetine girmiştir. M.S. 66’dan M.S. 395’e kadar ise Roma İmparatorluğu egemenliği altında kalmıştır. Roma sonrası dönemde ise Bizans hakimiyetine girmiştir.
1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu’da Türk-İslam kültürünün yerleşmesini sağlayan Danişmend Gazi tarafından fethedilerek Danişmendli Devleti’ne bağlanmıştır. Daha sonra Anadolu Selçuklu Devleti ve diğer beyliklerin egemenliğine girmiştir.
1398 yılında Osmanlı Devleti topraklarına dahil edilen Tokat, Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli bir şehir olmuştur.
Tarihi süreçte çeşitli dönemlerde isim değişiklikleri yaşanmış olabilir ve günümüzdeki adı olan “Tokat” bu geçmişten gelen farklı kaynaklardan türemiş olabilir. Ancak kesin bir bilgiye sahip olmamakla birlikte bu çeşitli teoriler ve geçmiş dönem isimleri üzerinde durulmaktadır.