Türkiye’ye 29 milyar dolarlık enerji yatırımı

Yapılan açıklamalara göre, bu iş birliği anlaşmalarının enerji sektörüne yaklaşık 30 milyar dolarlık bir yatırım içerdiği belirtilmektedir. Türkiye, deniz üstü rüzgar ve güneş enerjisi santralleri gibi projelerle bu yatırımları gerçekleştirecektir. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Körfez turunda Suudi Arabistan ve Katar’ın yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri ile imzaladığı iş birliği anlaşmalarının detayları yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaktadır. Bu anlaşmaların toplam değeri 50.7 milyar dolar olarak açıklanmıştır. Enerji sektörüne yönelik yapılan yatırımların ise yaklaşık 30 milyar dolarlık bir kısmını kapsadığı belirtilmektedir. Türkiye, deniz üstü rüzgâr ve güneş enerjisi santralleri gibi projelerle bu iş birliği anlaşmalarını hayata geçirecektir. Bu anlaşmaların detayları henüz tam olarak açıklanmamış olsa da, Türkiye’nin enerji sektöründeki hızlı gelişimi ve büyüyen çevre dostu enerji projeleri ile bu iş birliğinin ülke ekonomisine olumlu katkılar sağlayacağı düşünülmektedir. Bu yatırımların, Türkiye’nin enerji tüketimi ve ihtiyacı konusunda önemli bir adım olacağı öngörülmektedir. Yazarken insan dilinde yazılmış gibi olmasına dikkat edelim ve Türkçe dil kurallarına uyarak tamamen özgün bir içerik oluşturalım.

Yerlilik şartı

Bu bağlamda, Türkiye’de gelecekte offshore (deniz üstü) rüzgâr santralleri, güneş enerjisi santralleri ve hidrojen üretimi yatırımlarının hayata geçirilmesi planlanmaktadır. Ayrıca Türkiye’nin, yeniliki ve potansiyelini genişletmek istediği termik santraller de anlaşmalar kapsamında yer almaktadır. Edinilen bilgilere göre, anlaşmalar çerçevesinde Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Türkiye’deki yatırımlara ortak olabilecek, projenin finansmanını doğrudan sağlayabilecek ya da projeyi teknik alt yapıyı da dahil ederek baştan sona üstlenebilecektir. Aynı zamanda Türkiye, tüm anlaşmaların projelerine bağlı olarak değişken oranlarda “yerlilik” şartı koştuğu öğrenilmiştir.

Ciddi hazırlık var, bu yıl başlayabilir

Körfez ülkeleriyle yapılan anlaşmalar, Türkiye için gelecekteki yatırımların sıcak para girişini sağlayacağı, istihdamı artıracağı, yeni iş fırsatları sunacağı ve döviz sıkıntısını kalıcı olarak çözeceği gibi unsurlarla Türkiye’nin “know-how” imkanını ve enerji kapasitesini artıracağını göstermektedir. Proje tabanlı işbirliği sonuçlarının zamanlaması, projelerin alanına ve büyüklüğüne bağlı olarak değişebilmektedir. Ancak ilk yatırımların 2023 yılı içerisinde başlaması beklenebilir. Yetkililer, Türkiye’ye yatırım yapacak Körfez ülkelerine somut altyapı sunmanın en büyük zorluk olduğunu vurgulayarak, bu nedenle kapsamlı bir mutfak çalışması yapıldığının altını çizmektedir.

Türkiye’nin deniz üstünde (offshore) rüzgar enerjisi potansiyeli, 40 GW’yi aşan bir değere sahip. Aynı şekilde güneş enerjisi kapasitesinin de 2035 yılına kadar yüzde 500 artışla 52.9 gigavata ulaşması ve bu kaynağın en yüksek kurulu güce sahip olması bekleniyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Ocak 2023’te yayımladığı Ulusal Hidrojen Stratejisi’ne göre ise Türkiye, 2030 yılına kadar 2 GW, 2035 yılına kadar 5 GW ve 2053 yılına kadar da 70 GW hidrojen üretim kapasitesi kurmayı hedefliyor.